Bazı bölgelerde yaşayan kardeşlerimiz, temiz ve yeterli gıdaya ulaşmakta güçlük çekiyor. Sağlıklı beslenme imkânlarının sınırlı olduğu bu yerlerde insanlar, karınlarını doyurmak için desteğe ihtiyaç duyuyor. Hanan Vakfı, 2003 yılından bu yana hayırseverlerin katkılarıyla ihtiyaç sahiplerine iftar ve yemek sofraları kurarak, dayanışmanın ve paylaşmanın güzelliğini yaşatıyor.
Yemek ikramı, dinimizde ve kültürümüzde çok kıymetli bir yere sahiptir. Evimize gelen misafire ilk sorduğumuz şey genellikle "Aç mısın?" olur. Bu, bizim paylaşma ve misafirperverliğe verdiğimiz önemin bir göstergesidir. Açları doyurmak, gönülleri sevindirmek, dinimizde de faziletli ameller arasında yer alır ve teşvik edilmiştir.
"Allahu Teâla kıyamet gününde kişiye: 'Ey Ademoğlu! Acıkmıştım, bana yemek yedirmedin.' der. Kişi: 'Sen âlemlerin Rabbisin, ben sana nasıl yemek yedirebilirdim?' deyince, Allahu Teâla (c.c): 'Din kardeşin acıkmıştı, ona yemek yedirseydin, bana yedirmiş gibi olurdun.' buyurur." (Müslim)
"Cennette bir takım köşkler vardır. Dışları içlerinden ve içleri de dışlarından görünmektedir. Bu köşkler, yumuşak konuşan, Allah için yediren ve halk uykuda olduğu zaman kalkıp namaz kılanlar içindir." (Tirmizi)
Ekonomik sıkıntılarla boğuşan, geçim derdi yaşayan, bir sıcak yemeğe ulaşmakta zorlanan birçok aile ve birey bulunuyor. Siz de bir sofrada umut olmak, bir kalbi sevindirmek isterseniz Hanan Vakfı aracılığıyla ihtiyaç sahiplerine yemek bağışında bulunabilirsiniz.
Bir yemek bedeli 120 TL’dir. Bağışlarınızı ister bir öğün, ister bir sofra, isterseniz toplu iftar organizasyonları şeklinde gerçekleştirebilir, bu güzel hayra ortak olabilirsiniz.
Unutmayın; bir tabak yemek, bir gönül kazandırır. 🍽️❤️
